Uzun zamandır
yazmıyordum. Aslında yazmayı bırakmak istemiyorum. İlla çok kişi okusun diye
değil (okusa daha güzel olur ama:) ) Yaman’a bir hatıra kalsın diye devam etmek istiyorum.
Okul, iş, yaz kıpırtıları derken yazamadım ama artık daha sık yazmaya
çalışacağım.
Yakın arkadaşlarım,
geçmişte yakın arkadaşlarım olmuş insanlar çok iyi bilir evlendikten sonra hiç
değişmedim; kimseyi ihmal etmedim. Buna Hakanın da çok katkısı olmuştur, belki
beni iyi tanıdığından, belki karakterinden hiç karışmadı bana. Arkadaşlarımla
tatile gittim, hepsi bizim eve geldi gitti, gece dışarı çıktık evli olmayan
(hatta çoğu örnekte sevgilisi olmayan) bir kadın gibiydim. Hamile oldum en
yakın arkadaşlarımla atladım Milano’ya gittim. Onlar için sorun yoksa bizim
için hiç yoktu:)
Gel gör ki işler
çocuğum olunca yavaş yavaş değişmeye başladı. Daha az söylenen, daha az kızan
daha sabırlı fakat daha belli kuralları olan bir insana dönüştüm ben. Çocuğuma
ve aileme tahammülüm arttıkça etrafa karşı düştü belkide. Yaptıklarımı, aklımdan o zamanlar geçenleri düşününce, şimdi daha iyi anlıyorum ki herkesi mevcut durumuna göre anlamak eleştirmek lazımmış.
Ben yapamadım siz yaparsınız umarım. Ya da ikinci çocuğa inşallah; kalan sağlar
bizimdir :)
Arkadaşlarıma karşı
her zaman verici bir insan oldum. Sözde değil; gerçekten ne zaman isterlerse
evime gelebilirler saat kaç olursa olsun dinlerim ben. Samimiyet önemlidir;
eğer karşımdakiyle o samimiyeti yakaladıysam her şey açıktır; belki yanlış ama
sınır yoktur. Çocuğum olana kadar bu hiç değişmedi; ben hiç değişmedim.
Çocuğum olduktan sonra
tabi ki bazı büyük değişiklikler oldu. Evimizde sigara içilmemeye başladı
küçücük balkonda artık şarap sigara seansları yapılır, dertleşilir oldu. Ben
daha uykusuzdum belki çok uzun dinleyemez oldum. Yaman’ın uykusu benim için bir
saplantıydı çat kapı gelmelerde eskisi kadar güler yüzlü karşılayamadım
dostlarımı; hâlbuki hala en sevdiğim şeydir eve sürekli arkadaşlarım gelsin
oturalım (okuyup gülenlere selam olsun ). Sürekli kulağım odada “şşşt uyanıyor aman sessiz
gülelim” derken işler değişti; ben de beni daha çok anlayan çocuklu olmak ne
demek bilen; daha doğrusu beni anlayan insanlarla görüşmeye başladım. Şanslıymışım
sayıca çok kaybım olmadı; anlayışlı insanlar seçmişim dost olarak.
Çocuğum olduktan
sonra gezmelerimi aksatmadım, arkadaşlarımı da aksatmamaya özen gösterdim –hala
nereye çağırsalar giderim; Yaman’ı bırakacak yerim yoksa onu da alır giderim-
de galiba artık yüküm daha fazla olduğu için karşılık bekler oldum; karşılık
vermeyeni kalbim almadı. Dedim ya bir yerden tahammülüm artarken bir yerden
azaldı. Herkes çocuğu olduktan sonra bir şeylerden seve seve feragat ediyor.
Ben özgürlüğümden feragat etmekten o kadar korkmuşum ki hayatımın diğer
boyutlarının değiştiğini; benim değiştiğimi anlayamamışım bile. Arkadaşlarına
karşı müsemması çok yüksek biriyken onu kaybetmişim ben de…
Beni anlamamasına rağmen
kendini benim yerime koyup; ne hissettiğimi anlayan ve özverili davranan; şu
zamana kadar hiçbir desteğini benden eksik etmemiş dostlarıma, eşime ve aileme
de bu yazı vesilesiyle çok teşekkürler. Siz olmasanız bu kadar gezemez, gezdiğim
yerlerde de rahat edemezdim; değiştim belki ama daha da değişirdim kendimden
sıkılır hale gelirdim. Korktuğum asosyal anneye dönüşmememdeki katkılarınız
için teşekkürler :)